21 Kasım 2020 Cumartesi

Kan Basıncını Sağlayan Faktörler

 Organizma çeşitli mekanizmalardan yararlanarak kan basıncının denetimini sağlar. Bu mekanizmalar:

a) Dolaşımdaki Kanın Volümü: Yetişkin bir bireyin kan volümü ortalama 5000 ml’dir. Dolaşımdaki kan miktarı arttıkça kan basıncında yükselme olur. Buna karşılık kan miktarında azalma ise kan basıncını düşürür.


b) Kanın Akışkanlığı (vizkozitesi): Vizkosite kanın yoğunluğunu gösterir. Bu özellik kanın içinde bulunan eritrosit ve plazma proteinlerinin miktarına bağlı olarak değişir. Bunların sayısındaki artış kanın damar içinden geçişini hızlandırdığından kan basıncında düşmeye sebep olur.


c) Kalp Debisi ( Kalbin Pompalama Kabiliyeti): Kalbin kasılma gücü ve bir dakikada attığı kan miktarı kan basıncını etkiler. Kalpten arterlere fazla miktarda kan pompalandığında özellikle sistokil basınçta yükselme olu. Gereğinden az miktarda kan pompalanacak olursa kan basıncında düşme görülür.


d) Arterlerin Durumu ( Elastikiyeti ve Gerilim Özelliği): Arter duvarı normalde esnek bir yapıya sahiptir. Kalpten aortaya ve büyük arterlere kan pompalandığında arterler esneyerek genişler ve kanın damar içinde kolayca akmasını sağlar. Ancak yaş ilerledikçe damar duvarları giderek esneme ve gerilim yeteneğini kaybeder. Yine arterioskleroz gibi bazı hastalıklar da damar duvarının elastikiyetini azalttığından damarın, içinden geçen kan akımına karşı gösterdiği direnç artar ve kan basıncı yükselir.


e) Hormon ve Enzimler: Hormon ve enzimler kan basıncının yükselmesinde ve düşmesinde önemli role sahiptirler. Örneğin epinefrin periferik kan damarlarında vazokontriksiyona sebep olur ve bu durum damar direncini artırdığından kan basıncının yükselmesine sebep olur.


f) Periferik Direnç: Bu direnç arteriollerde gözlenir. Arteriollerin çapında genişleme meydana gelecek olursa tansiyon düşer, daralma meydana gelecek olursa direnç artacağından tansiyon yükselir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder